Hürrem | Konular | Kitaplar

Harem bir mektepti eğlence yeri değil!

Haremağaları hareme girmez, haremle dışarının irtibatını temin ederdi. Harem ağaları?dizideki gibi beyaz değil, hepsi zenciydi.

Son günlerin popüler mevzuu tarihe dairdi. Herkes Muhteşem Yüzyıl adındaki dizi filmi konuştu. Dizi, biraz abartılı da olsa, menfi reaksiyona sebebiyet vermişti. Geçen yazıda dizide göze çarpan bazı yanlışları ele almıştık. Bugün bunlara devam edelim:

13) Kanuni Sultan Süleyman tahta çıktığı tarihlerde Topkapı Sarayı’nda bir harem dairesi yoktu. Sultan Fatih’in sarayı, İstanbul Üniversitesi merkez binasının bulunduğu yerde idi. Eski Saray diye bilinir. Halkın Topkapı Sarayı dediği Yeni Saray ise devlet ofislerinin bulunduğu yerdi. Padişah akşamları yatmak için Eski Saray’a giderdi. Topkapı Sarayı harem dairesi Sultan Kanuni’nin torunu Sultan III. Murad devrinde kurulmuştur.

14) Bir sahnede Hurrem Sultan’ın ailesinin intikamını almak üzere saraya giren bir kadın intibaı uyandırılmış ki çok yanlıştır. Ailesinin öldürüldüğü bilinmiyor. Muhtemelen esir edilmediler. Hürrem Sultan, saraya 12 yaşlarında girdi. O zaman Kanuni Sultan Süleyman padişah değildi. Çok güzel değildi ama zekâsı ve sempatikliği ile temayüz etti. Hurrem (sevimli) ismi bu yüzden kendisine verildi. Şiirler yazan, edebiyat, dikiş-nakış, musiki bilen entelektüel bir hanımdı. Hürrem Sultan hataları ve zaafları bir yana, Kanuni Sultan Süleyman gibi herkesin övdüğü bir cihan padişahının gönlünü kazanmış; kocasına destek olmuş; hayır hasenatıyla kendisini sevdirmiş bir şahsiyettir. Kocasının sevdiği kadınlar kıskanılır, iftiraya uğrar.

15) Harem bir mektepti, eğlence yeri değildi. Hristiyan kız haremde kalamaz. Hepsine yeni isim verilir. Hiçbiri Hristiyan ismiyle anılmaz. Hürrem Sultan’ın ikide birde bakıp imrendiği gözdeler balkonu başka bir âlem. Filmlerde tasvir edilen kibar randevuevlerini andırıyor. Balkonda mânâsızca salınan şuh bir sürü kadın. Gerçeği aksettirmiyor. Padişah, şatafatı, güzel yaşamayı severdi. Ama zannedilenin aksine kadınlara düşkün değildi. Dört hanımı vardı. Hürrem’den sonra da kimseye iltifat etmemiştir. Fevkalâde prensipli, protokole çok bağlı, aynı zamanda pek zarif bir zât idi.

16) Padişahı eğlendirecek cariyeleri hasodabaşı seçiyor. Hasodabaşı hareme bile giremez. Cariyeler saraya alındığında haremin mutfak, kiler, hamam, hastane gibi muhtelif kısımlarına ihtiyaca göre dağıtılır. Zeki ve güzel olanları vâlide sultan dairesine alıp yetiştirir. Padişaha takdim eder. Bunlar padişahın cariyesi olduğundan hepsi nikâhlı zevce statüsündedir. Câriyelerin örtünmesi dinen farz değildir. Haremde zaten herkes başı açık dolaşabilir. Zaten erkek sinek bile hareme giremez. Ama Osmanlı terbiyesi muayyen şekilde kapalı giyinmeyi icab ettirir. Bilmeyen, haremdekiler niye tesettüre uymuyor diye sorar!

17) Haremde bir kız serkeşlik yaparsa, bir gün tutmaz, saraydan çıkarırlar. Hürrem de karnı sıcak yemek gördü diye sevinmiştir. Ülkesinde kalsaydı belki de acından ölürdü. Mendil atma, padişaha bağırma, kucağına düşme gibi hafiflikler haremde yoktur. Hele dizide cariyelerin dansı tamamen uydurmadır. Düğünde dernekte oynamak vardır ama Osmanlı eğlence telâkkisi bu değildir. Oryantal dans bize son yıllarda gelmiştir. Bunları bilmeyenler, padişahı gayrimeşru münasebet içinde zannedecek.

18) Cariyeleri harem ağaları değil, kadın ve gerekirse kafes arkasından erkek muallimler terbiye eder. Haremağaları hareme girmez, haremle dışarının irtibatını temin eder. Hareme doktor mu, hoca mı gelecek, odun mu alınacak, cariyeler gezmeye mi götürülecek bununla meşgul olur. Hepsi oturaklı adamlardır. Hadım olmak, kırıtmayı, homoseksüel olmayı gerektirmez. Üstelik dizidekiler kulaklarında küpeleri, garip türbanlarıyla Hindli falcılara benziyor. Harem ağalarının hepsi zencidir. Dizidekiler nedense beyaz.

KAFE GENÇLİĞİ TÜRKÇESİ
19) Padişah ve devlet adamları ekseriya, Hasodabaşı İbrahim Paşa ise dizinin hemen her sahnesinde başı açık geziyor. Bu mümkün değildir. Resmiyette kavuk, evde ise işlemeli takke giyilir. Şarkta başı açık durmak çok ayıptır. Üstelik devlet adamları arasında sakallı kimse neredeyse yok. Bunlar süklüm püklüm halleriyle daha çok köy ihtiyar heyetine benziyor. Hele uzun saçları, kirli sakalıyla genç bir adam, kaptan-ı derya Cafer Ağa rolüne hiç yakışmamış.

20) Dizide kullanılan Türkçe bugün kafe gençliğinin kullandığı Türkçeye çok benziyor. Evet, ağdalı Osmanlıca kullanılsın denemez ama madem ki bu bir “dönem dizisi”, o halde Hatırla Sevgili kadar herkesin bildiği eski kelimeler kullanılmalıydı. Şu haliyle çok itinasız duruyor.

Türkiye’de yıllarca sanat ciheti zayıf, tarihî gerçeklere aykırı, hatta koyu ideolojik filmler yapıldı ve romanlar yazıldı. Seneler boyu tarih öğretilmedi, kültür anlatılmadı. Nesiller bir öncekinden o kadar kopuktur ki, ne lisanını anlar, ne terbiyesini bilir, ne dünya görüşünü çözebilir. Bir yandan mekteplerdeki sıkıcı tarih dersleri, bir yandan da bu ideolojik film ve romanlar insanları tarihinden soğuttu. Şurası memnuniyet vericidir ki, insanlar artık hâdiselere daha nötr bir havayla yaklaşılıyor. Ancak tarihî hâdiseleri doğru bilmek yetmiyor; analize de ihtiyaç duyuluyor. Bu da fıkıhtan tasavvufa, edebiyattan sosyal hayata kadar İslâm-Osmanlı kültürünü iyi bilmeyi gerektiriyor. Burada hassas davranarak, zamanla hiç menfi reaksiyonla karşılaşmadan reytingi yüksek, ama aynı zamanda bilgilendiren, tarihe yönlendiren ve tarihi sevdiren filmler, romanlar yapılacağından ümitliyiz.

Ekrem Buğra Ekinci - Türkiye Gazetesi


10 yorum

HÜRREM

ya diyosunuz cafe dili konuşuyolar osmanlıca konuşsalar nasıl anlaşılcaktı peki ? biraz mantıklı olalım Lütfen ? ..

11.06.2011 - Senaaa

Kafe dilinden kasıt, cıngar

Kafe dilinden kasıt, cıngar gibi kelimeler. O zamanlar çevirisi Osmanlıcada yoktu! Gerçekten Türkçe konuşsalar, birşey demeyiz zaten. Araştırıp da konuşalım, ezbere değil!

21.08.2011 - HÜRREM'E CEVAP!

mektep?

o mektebe ne hikmetse hep kadınlar alınmış? siz haremin islamda yeri var mı onu söyleyin önce? yok. islam geleneğinde var. ama gelenek kurandaki islam değilidr. resulullah'a.s' onun sünneti değilidir . ne diye harem de harem diyorsunzu. daha gerçekçi yazayım, siz o dönemde yaşasaydınız yada bugün harem olsaydı kızlarınız yada kızkardeşleriniz olsaydı hareme yani o mektebe gönderir miyidiniz?

27.10.2011 - KÖR CERRAH

CVP:mektep?

Erkekler için olanın adı enderun mektebidir..

HAREM, mahrem, mahremiyet, kelimelerinden geliyor. Kadın konulu bir çok alan için harem kelimesi kullanılmakta. Mahrem bölge özel alan, erkeklerin giremediği yer.. Bu yüzden padişhın mahremi ile enderun'un kadın versiyonu oran harem birbirine bir çok kere bilinçli olarak karıştırmaktalar..

27.10.2011 - mahrem

ENDERUN???

enderun la haremin ne alakası var? benzerlikleri sadece devşirme hristiyanların alınıp yetiştirilmesi. sultan süleyman zamanında da türk çocukları bu mektebe alınıyor? ne hikmetse harem ve enderun da aslolan hristiyan kökenlileri alıp, müslüman yapıp saray da kullanmak. türk arap çerkez ler hiç zeki değilmiş. vah hah. demiyorlar ki birkaç padişah dışında bütün padişahların anneleri aslen gayri müslümdi. onlar müslüman olduklarını iddia edip saraya hakim olduktan sonra, kendi hristiyan etnik guruplarını saraya aldırmak için türlü türlü yollara başvurdular. osmanlının kurucu unsuru olan türkmenleri sarayd ışında bıraktırdılar. neden bunu görmüyorsunuz.

28.10.2011 - KÖR CERRAH

CVP:ENDERUN???

Bu yazdıklarınız tamamen sizin algılarınızın sonucu. Ülke kendi toprakları içindeki vatandaşlarından devşirme yapmaktadır. O dönemin şartlarına göre stratejik kararlar alınmış olabilir. Osmanlının son dönemlerinde bu çark ters dönmüş yabancı okullar ile zeki çocuklar yabancı ülkelerin maşası olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bugünkü tabiri ile BEYİN GÖÇÜ olarak anlatılabilir.

Harem dairesi ise enderunda yetişenler için eş adayları yetiştirmiştir. Tabiki farklı dönemlerde bu uygulamalarda değişmiş olabilir 70 yılda Türkiyede sistem bir çok defa değişmişken 600 yıllık osmanlıda hiç değişmediğini savunmakta akıl karı olamaz..

Türk çocuklarının yetiştirilme yöntemleri ve sistemi ise enderundan çok daha kapsamlı ve daha farklı branşlar şekilde ayrıldığı da bir gerçektir.

28.10.2011 - hayat

İŞTE ŞİMDİ OLDU

bakın biraz gerçeği yaklamanıza yardımcı oldum sanırım. her şey güllük gülistanlık değilmiş değil mi? teşekkür etmenize gerek yok. birşey değil:)

28.10.2011 - KÖR CERRAH

CVP:İŞTE ŞİMDİ OLDU

Doğruya doğru, yanlışlarımız varsa da düzeltmeye her zaman hazırız

29.10.2011 - hayat

arkadaslar yapmayın etmeyin

arkadaslar yapmayın etmeyin arkadaslar osmanlıca dilmi vardı ne kadar yanlıs dusunuyorsun osmanlıca dili diye bir dil yoktur acın bakın kitabları okuyun etmeyin arkadaslar osmanlıca diye bir dil yoktu

15.01.2012 - murat

orası zaten isteyen herkesin

orası zaten isteyen herkesin kızlarını kardeşlerini gönderebildiği bi okul değil o yüzden istese de kimse gönderemez. orası padişahın cariyeleri için din edebiyat musiki dikiş nakış okuma yazma vb eğitimleri veren bi mektep

23.04.2013 - ahmetFFT