Hürrem | Konular | Kitaplar

Emanuel Karasu Kimdir?

Selanik doğumlu Musevi asıllı -İspanyol Yahudilerinden– Osmanlı siyaset adamı, avukat. II. meşrutiyet’ten sonra meclis-i mebusana girdi. 31 Mart’ın ardından II. Abdülhamit’e tahttan indirildiğini bildiren kurulda yer aldı. 1912 ve 1914 yıllarında iki sefer daha mebus seçildi. Birinci Dünya Harbi sırasında iaşe müfettişliğine getirildi. Bu görevi sırasında büyük çapta yolsuzluklar yapmış ve servetini bu yolla kazanmıştır. Mondros Mütarekesinden sonra İttihat ve Terakki üyeleri savaş suçlusu olarak soruşturmaya tabi tutulunca, İtalya’nın Trieste şehrine kaçtı ( Emanuel Karasu, Libya’nın İtalyanlar tarafından işgal edilmesine yardımcı olmuş ve bu yardımından dolayı Osmanlı topraklarından kaçınca kolaylıkla İtalyan vatandaşlığı hakkı alabilmiştir.) Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra 1930’larda döndü. 1934’te son nefesini verdi.

Arnavutköy’deki Sefarat Mezarlığı’nda gömülü. Adının çift m ile yazıldığı mezar taşında şöyle deniyor: "İkinci Meşrutiyet’in ileri simalarından İstanbul Mebusu Emmanuel Karasu. Ölüm tarihi: 1934." Mezarlığın kayıtlarına göre 1 Haziran 1934’te toprağa verildi. Amcasının oğlu danone’nin kurucusu izak karasu’dur. Karasu; siyonizmin baş uygulayıcısıdır. İtalyan Hahambaşıdır.1897 Basel Konferansı toplanır. Kararlar alınır. Karasu’ya bu kararları pratiğe geçirme görevi verilir.1903’e dek bütün Osmanlı"yı, Osmanlı sultanlarını didik didik inceleler. 5 sene hazırlık yaptıktan sonra, kararını verir: "Ben gelip Selanik"e yerleşmeliyim. Benim için en güvenli muhit orası."

Emanuel Karasu, daha işin başlangıcında Avrupa’dan gelen siyonistlerle Filistin’i istemek için saraya gitmişti: ‘Emanuel Karasu da 1898’de Sultan Hamid’den Filistin’de kurulacak Musevi yurdu için, Kudüs Sancağı içindeki Çiftlikati hümayunların önce kendilerine satılmasını, padişah’ın bu öneriyi reddi üzerine 99 yıl kiralanmasını isteyen Siyonist heyetine katılmıştı.’ Karasu, siyonistlerin II. Abdülhamit’e Filistin’e Yahudi göçünü kabul ettirmek uğrunda görüşmelerinin devam ettiği günlerde Herzl gibi II. Abdülhamit’e dostane tavırlarla yaklaşmaya çalışmıştı. Padişahın siyonistlere red cevabı sonucu, Karasu da daha sonra II. Abdülhamit’e karşı olacaktır. Bernard Lewis, Selanik Yahudilerinin yalnız mason locaları aracılığıyla Jöntürklere büyük destek verdiklerinden ve bu destekte Emanuel Karasu’nun "önemli bir insan" olduğundan söz eder."

İttihat ve Terakki"yi önce dernek olarak kurar. Osmanlı"nın içinde ilk Mason Locası"nı açtı: Önce Selanik’te, Makedonia Risorta, ardından İzmir’de, Bursa’da, İstanbul’da. Mason locasının ilk başkanı, üstadı idi. Selanik’teki sivilleri ve askerleri mason yaptı. Askerleri etkileyerek Sultan Abdülhamit"in üzerine gönderdi. İsyan ettirdi. Hareket ordusu dediğimiz hareketin temelinde yatan budur. Sultan Abdülhamit"e yaveri, "Padişahım emredin, bunları derhal tevkif edeyim, gücüm var" dedi. "Hayır" dedi Sultan, "Bunlar benim tebaamdır, ben kan dökülmesini istemiyorum, ne istiyorlarsa söylesinler yapalım." Ne istedi bunlar? Meclis-i Mebusân"ın yeniden açılmasını. Meclis-i Mebusân"ı 1878"de işbaşına gelir gelmez, Sultan Abdülhamit neden kapatmıştı? Dedi ki, "Ya bu nasıl İslâm meclisi? Devlet İslâm devleti ama meclisteki çoğunluk gayrimüslimlerden oluşuyor. Rum, Ermeni ve Yahudi"ler çoğunluğu teşkil ediyor. Niye Anadolu insanı karasaban peşinde koşuyor, Rum, Yahudi, Ermeni milletvekili oluyor? Böyle İslâm Meclisi olmaz" dedi kapattı. 30 sene kapalı kaldı. Asker baskısı ile 1908"de yeniden açıldı.

Emanuel Karasu, Selanik milletvekili olarak Meclis"e geldi. Yine çoğunluk gayrimüslimlerdeydi."1908 Jöntürk İhtilali sonrası, İstanbul yurt dışı ve yurt içinden gelen siyonistlerle dolmuştu. Bu durumdan yararlanan, Dünya Siyonist Örgütü lideri David Wolffsohn da İstanbul’a gelmişti. İstanbul’da etkin, yurt dışından gelen siyonistlerden ikisi Dr. Victor Jacobson ve Vladimir Jabotinsky idi. Yerli siyonistlerden Emanuel Karasu, Hayim Nahum, Nissim Ruso, Behar Efendi vb. de İstanbul’da toplanmışlardı." Siyonistlerin iyice yörüngesine giren Hayim Nahum, Siyonist Örgütü ile Jöntürkler arasında arabuluculuk görevi yapıyordu. Jacob M. Landau’ya göre, Jöntürklere en etkili üç siyonist isim, Hayim Nahum, Emanuel Karasu ve Moiz Kohen idi.""JöNtürklerin yönetimindeki Türkiye’de, siyonizmi dolambaçlı yollardan ya da bir çeşit "muhlisine husul" yöntemiyle hedefine ulaştırmak uğrunda en ilginç çalışmayı Emanuel Karasu ve Dr. Jacobson yapmak istemişlerdi. Emanuel Karasu tarafından, Şubat 1909’da Filistin’i de içerisine alacak şekilde "Osmanlı Göçmen Kumpanyası" kurulmuştu. "Osmanlı" deyişiyle genelleme yapılmaktan amaç, Yahudiler üzerindeki Jöntürklerin kuşkusunu dağıtmaktı. Emanuel Karasu’nun bu girişimi, "politik özerklik hedefine doğru ilk adımdı." İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin başını çeken Ahmet Rıza, Enver Paşa, Talat Bey ve Nazım Bey Filistin’e yahudi göçünün Osmanlı devletine yarar sağlayacağını iddia ediyorlardı. Oysa onların bu iddiaları mason localarından aldıkları telkinlere dayanıyordu.

Bir yıl içerisinde Sultan Abdülhamit"e hal kararı aldırdı.27 Nisan 1909 Salı günü öğleden sonra dört kişilik heyet Abdulhamid’e gider. Sözcü Emanuel Karasu’ydu. Selanik Mebusu Karasu, Meclis-i Milli’nin Abdülhamid’in hal’ine karar verdiğini, kendilerinin bunu tebliğle görevlendirildiklerini söyledi ve hükmü üç sözcükle özetledi: "Millet sizi istemiyor." Abdülhamid: "Bir Türk padişahına ve İslam halifesine hal kararını bildirmek için bir Yahudi, bir Ermeni, bir Arnavut ve bir nankörden başkasını bulamadılar mı? Emanuel Karasu (Yahudi), Aram Efendi (Ermeni), Esat Toptani (Arnavut) ve Ahmet Hikmet Paşa (Abdülhamit’in uzun süre yaverliğini yaptıktan sonra muhalefet saflarına geçen Gürcü).
Kendilerinin en güvenli saydıkları Selanik"e sürgüne gönderildi. Karasu mason localarını kullanarak İttihat ve Terakki"yi parti haline getirdi. Meclis"te çoğunluk Emanuel Karasu"nun elinde idi. Kendisine bağlı olan askerleri ordunun başına getirdi. Harbiye Nazırı yaptı, ordu kumandanı yaptı. başkumandan yaptı.

Askeri gücü eline aldı. Siyasi ve askeri gücü eline alınca, sıra plânın ikinci aşamasına gelmişti, Osmanlı yıkılmalı idi.Önce Libya"yı İtalyanlara verdi. Ne gibi hilelere başvurarak verdiği tarih kitaplarında yazıyor. Sonra Bulgar"ı, Yunan"ı, Rus"u birleştirdi. Balkan harbini çıkarttı. Bunlar Yeşilköy"e kadar geldiler. Hiç lüzumu yokken, Osmanlıyı cihan harbine sokturttu. Siyonistler Cihan harbini büyük İsrail"i kurmak için çıkarttılar.Osmanlı"yı harbe sokmak için Alman askerlerine Osmanlı askerinin elbiselerini giydirip Sivastopol"ü bombalattılar. Rusya"ya harp ilân ettirdiler. Galiçya"dan Yemen"e kadar 30 cephede savaştırdılar Osmanlı askerini. Çanakkale onlardan sadece bir tanesiydi. Osmanlı, bütün dünya ile 4 sene boyunca savaş halinde kaldı. Osmanlı bunu 4 sene sürdürdü, her biri birer Çanakkale gibi destanlardı bu 30 cephenin hepsi. Sonunda bitap düştü Sevr"i imzalattırdılar.

Konular