Hürrem | Konular | Kitaplar

Batılıların hayal dünyasındaki Osmanlı

Osmanlı'nın en güçlü olduğu dönemi kötüleyerek yansıtmaya çalışan batılı tarihçilerin hayal dünyalarında kurduğu Osmanlı, şimdi Türkiye'deki dizilerde kendini gösteriyor.

Tarihçi Prof. Dr. Ahmet Yaşar Ocak diziyi beğenmediğini söylerken, Kanuni'nin hayatı üzerine bir roman yazan Okay Tiryakioğlu, "Tamamen yabancılar izlesin diye çekilmiş." diyerek dizinin Batı'nın hayal dünyasına hitap ettiğini söyledi. Mustafa Armağan ise Muhteşem Yüzyıl'ın toplumu idealsizleştirmekten öte bir işe yaramayacağını belirtti.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da RTÜK Yasa Tasarısı'nın görüşmeleri sırasında diziyle ilgili tepkilere değindi. "Ben de endişe ve üzüntü içindeyim'' diyen Arınç, bu tür yapımların reyting amacıyla yapıldığını ve kamuoyunun tepkilerini dikkate alarak televizyonun kendiliğinden kaldırmasının uygun olacağını söyledi. Sadece Atatürk'ün hatırasına hakareti suç sayan bir kanun olduğunu kaydeden Arınç, "Tarihimizin önemli şahsiyetlerini olduğundan başka türlü görerek küçültmeye çalışan ne olursa olsun karşılığını bulmalıdır. Diziyle ilgili şikayetleri süratle dikkate alacağız ve kanun çerçevesinde gereğini yapacağız." dedi.

Dizide mesaisinin büyük bölümünü haremde geçiren bir Kanuni portresi çiziliyor. Daha babasını toprağa koymadan yapılan eğlenceler, saray koridorlarında cıyak cıyak bağıran bir cariye, yaka bağır açık haremden kız seçen bir padişah... Halit Ergenç, Kanuni rolünde ne kadar tuhaf kaçıyorsa, dizilerin yaşlı kurdu Arif Erkin Güzelbeyoğlu vezir-i azam rolüne en az o kadar yabancı.

GÖRÜŞLER

Prof. Dr. Ahmet Yaşar Ocak: "İzlediğim kadarıyla beğenmedim. Replikler biraz zaman dışı. Bir ara Şekspir okuyormuşum gibi geldi. Mahremi sergilemek gibi bir sinema anlayışı vardı..."

Okay Tiryakioğlu (Kanuni romanının yazarı): "Dizi bu haliyle Türk izleyicilerinden çok yabancılar izlesin diye yapılmış. Batılı hayal dünyasına hitap eden bir yapım olmuş. Mekan ve kostümler dışında hiçbir şey yerli yerince değildi."

Mustafa Armağan (Yazar): "Kötü niyet aramak istemiyorum ancak örnek alınması gereken bir padişahı zevk, sefa düşkünü gibi göstermek toplumu idealsizleştirir. Bu toplum böyle bir diziye layık değil."

Tarihçilerin dikkat çektiği hatalar

Tarihçilerin Muhteşem Yüzyıl dizisinde dikkat çektiği maddi hatalardan bazıları şöyle:

* Olaylar 1520'de geçmektedir. Oysa Topkapı Sarayı'na haremin gelmesi 1540'ta başlar. Bu tarihten önce harem, Beyazıt'taki Eski Saray'daydı.

* Yavuz Sultan Selim'in Rodos seferi için 200 parça kalyon hazırlandığı söyleniyor. Osmanlı'da ilk harp gemisi 1644'te inşa edilmiştir.

* 16. yüzyılda adına Avrupa denilen müstakil bir coğrafya yoktu. Bu kavram 18. yüzyıldan sonra aydınlanma döneminde ortaya çıktı.

* Hareme kızlar, seçilerek alınır, ardından çok ciddi bir eğitimden geçirilirdi. Başta örf-âdet olmak üzere İslami ilimler ile kabiliyetlerine göre birer sanatta yetiştirilirlerdi. Dizideki harem halkının davranışlarının, asırlar boyunca süzülerek gelen 'saray terbiyesi ve nezaketi'yle alâkası yok.

* Harem halkının muhafazasını sağlayan ve dışarıyla ilişkilerine yardımcı olan harem ağaları, binanın dışında kendilerine ayrılan nöbet yerlerinde beklerdi. Harem ağaları da aynı terbiye ile yetiştirilirdi.

* Dizideki oryantal oyunlar ve müzik, Osmanlı eğlence anlayışı ve musikisini yansıtmıyor.

* Babasının cenazesi ortadayken bir padişahın eğlence düzenlemesi inandırıcı değil.

* Kostümler Osmanlı'dan çok İngiliz dizisi Tudors'tan alıntı gibi...

* Osmanlı geleneğinde padişahın huzuruna baş açık çıkılmazdı.


Konular