Hürrem | Konular | Kitaplar

Babil Sürgünü , Yahudilerin Kutsal Topraklardan Çıkarılması, Mabedin Yıkılışı

Yahudilerin tarihte ilk yasadıkları sürgün, Asur Sürgünü’dür. 700’lü yıllar, Yahudiler için
oldukça sıkıntılı dönemlerdi. Bu tarihten önce yaşanan olaylar, gelecek zor günlerin
habercisi olmuştu. 925’te Hz. Süleyman’ın ölümünden sonra ülke ikiye bölünmüş; I.
Yeroboam kuzeyde İsrail krallığını, Rehoboam da güneyde Yahuda krallığını kurmuştu.
Kuzeydeki İsrail Krallığı’nın yıkılmasından sonra güneydeki Yahuda Krallığı, Asur’a bağlı
yarı bağımsız bir konumda kalmıştır. Fakat bölgedeki hâkimiyetin Babil’e geçmesi ile
başlayan süreçte bazı Yahuda krallarının isyan etmeleri, Babil kralı Nebukadnezzar’ın,
M.Ö. 587/586 yılında Yeruşalim’i işgal etmesine neden olmuştur. Kudüs’ün Babillilerce
işgaliyle birlikte bağımsızlıklarının son kalesini de kaybetmişlerdir. Tanrısal koruma altında
olduğuna inandıkları ve bu yüzden yıkılamaz kabul ettikleri Kudüs şehri ve Süleyman ,tarafından inşa edilen, İsrail ulusunun tek tanrı inancının ve bağımsızlığının sembolü olan
Süleyman Mabedi olarak bilinen Beyt Ha-Mikdaş yıkılmış, kraliyet ailesi dâhil
Yahudalıların çoğu Babil’e sürgüne gönderilmişlerdir. Hemen hemen bütün Yahuda halkı
Babil’e sürgüne götürüldü. Yahuda’ya, Filistiler, Edomlular ve Arap kabileleri yerleştirildi.
Yahuda bir Babil şehri oldu ve yönetim Babillilere geçti.

Babillilerin Yahuda’da yaptıkları yıkım, katliam ve sürgünlerin bu kadar şiddetli olmasının
sebebini, Yahuda krallarının yapılan anlaşmalara sadık kalmamasında ve Babil’e karşı
defalarca isyan etmesinde aramak gerekir. Yehuda kralının Babil Devleti’ne karşı
düşmanca bir siyaset izlemesi ve onlara karşı düzenlediği MÖ 608’deki Megeddo
savaşından sonra bölgeyi ele geçirmiş olan Mısır kralıyla anlaşması üzerine Babil kralı
NabuBilasar Mısır firavununun ele geçirdiği bölgeleri geri almaya karar verdi. Oğlu
Nabukadnezar’ı büyük bir orduyla gönderdi. Nabukadnezar, MÖ 605’te Mısırlıları
hezimete uğrattı. Kudüs MÖ 597 yılında Babilliler tarafından kuşatıldı ve alındı. En seçme
insanlardan 40.000 Yahudi Babil’e sürgüne gönderildi. Önce Yehoyakim, ardından
Yehoyakin ve son olarak da Tsedekiya’nın isyanı, kral Nebukadnezzar’ın bir daha isyan
edemeyecek şekilde Yahuda’nın yerle bir edilmesini emretmesiyle son bulmuştur. Şehri
tamamen tahrip eden Buhtunnasr yıkılan mâbedin kapı ve duvarlarından söktüğü altın
kabartmalarla diğer kıymetli eşyayı şehirden topladığı ganimetlerle ve halkın büyük bir
kısmıyla beraber Bâbil’e götürmüştür. MÖ 587’de Ahd-i Atik sandukası da kayıplara
karışmış ve nerelere gittiği asla bilinememiştir. Sürgüne gönderilen halk, her şeylerini
geride bırakarak göç etmek zorunda bırakılmış, geride kalanlarsa yeni efendilerinin
hizmetinde çalışmaya devam etmişlerdir. Gerek sürgüne gönderilenler ve gerekse
Yahuda’da bırakılanlar, başlarına gelen bu felaketin bir muhasebesini yapma ihtiyacı
hissetmislerdir

Konular