Hürrem | Konular | Kitaplar

Dizi hataları

10. bölümde imam rukudan kalkarken dizi hatası


Muhteşem Yüzyıl dizisi senarist ve yönetmenlerinin namazsız abdestsiz ve dinden ne kadar uzakta olduklarının belgesini 70 milyonun gözünün içine baka baka ortaya koydular..

Tek varlıkları dini mübini islama hizmet olan ve sadece Allah Rızası için fetihten fetihe koşan osmanlı ordusunu doğru şekilde anlayıp onları filme çekebilmek için onlar gibi inanmak ve onlar gibi yaşayabilmek gerekir..

Yani ruh.. Yapılan işin ruhu onlar gibi yaşayabilmekle olur. Madden ve manen onların hissettiğini hissedemeyen, onların yaşadığı manevi erdemliğe ulaşamıyanların çekeceği film ya da yazacakları kitaplar da RUHSUZ olur..

Muhteşem hatalar

41 yaşındaki Ergenç'ten Kanuni olamayacağını ifade eden Halaçoğlu, "Kanuni ince uzun bir adamdı, dizide pehlivan gibi. Böyle bir Hürrem, arayın kapısından geçemezdi" dedi

41 yaşındaki Ergenç'ten Kanuni olamayacağını ifade eden Halaçoğlu, "Kanuni ince uzun bir adamdı, dizide pehlivan gibi. Böyle bir Hürrem, arayın kapısından geçemezdi" dedi

2010 yılını yakın tarihimiz ile hesaplaşarak kapatmıştık. 2011'de ise yoğun bir şekilde Osmanlı'yı tartışıyoruz. Ne yaklaşan seçim, ne ekonomideki gelişmeler ne de heykel tartışmaları...

Muhteşem Yüzyıl dizisinin hataları


Alt üst tarafı dizidir derken konu büyüdükçe büyüdü. Tarihi dizi yapmak sahiden zor işmiş bir kez daha gördük. Tarihi dizilerin son dönem en güzel örneklerinden birisi olan Spartacus'u izlerken insan ister istemez kıyaslama yapıyor.

Sparctacus bugünün dizi formatında tarihi bir hikâye nasıl anlatılırın en popüler örneği. O'nun da içinde hayatta olan, sıradan olan, sakıncalı olan her şey var. Ama tarihte var. Dizi seyirciyi sarsmaktan kaçınmıyor. Konu pop Amerikan dizileri formatında işlense de hikâyenin geçtiği mekânlar, kostümler, kişiler, dönemin tarihi olayları ile örtüşmez diyebileceğimiz bir sahne ile karşılaşmıyoruz.

‘Muhteşem Yüzyıl’da göze takılanlar

Tarihî filmlerin tarihi sevdirerek öğrettiğine şüphe yok. Bu işte en ileri olan da bence İngilizlerdir. 1950’lerde parlak Hollywood prodüksiyonlarını da yabana atmamak lâzım. Biz maalesef bu hususta geriyiz.

Geçenlerde çok konuşulan Muhteşem Yüzyıl dizisine de bu cihetten bakılacak olursa söylenecek bazı şeyler var. Günlerdir hakkında o kadar konuşuldu ki seyredince bir bardak suda fırtına koparıldığı hissine kapılıyorsunuz. Ama menfi reaksiyon gösterenleri de mazur görmek lâzımdır.